Matmazel, Nihal’in anlattıklarıyla şaşkına dönmüştür. O sırada odaya giren Bihter’e, bu şüphenin etkisiyle dikkatle bakar. Nihal de bu gerginliğin farkındadır. Odadan çıkan Deniz Hanım, Nihal’in anlattıklarından yola çıkarak, düşündüğü şeylerden bir kez daha emin olur ve derinden sarsılır. Gece, Bihter’le Adnan Bey odada Beşir’in durumundan konuşurlar. Bihter onun bir an önce evden uzaklaşması için askere gitmesinden yanadır.
Süleyman Efendi yatağında, Beşir’in Nihal’e olan aşkını kendisine anlattığı günü anımsar. Beşir’in askere gitmesinin Cemile için iyi olacağını düşünür. Kızının yaşadığı karşılıksız aşkın farkındadır.
Ertesi sabah Adnan Bey, Beşir’in askerlik konusunda kendisine hiç bir şey söylememiş olmasına ve kendisinden habersiz evden çıkıp gitmesine çok sinirlenir. Nihal’le Bülent’i okula Behlül bırakır. Nihal, Behlül’den mezuniyet balosunda kendisine kavalyelik etmesini ister ama Behlül kabul etmez, Nihal çok üzülür.
Beşir yokken onun odasına giren Cemile eşyalarını koklar, ağlar. Odadan çıkarken Süleyman Efendi onu görür ve yaz tatilinde dil öğrenmesi için onu Almanya’ya dayısının yanına göndermek istediğini söyler. Beşir’in askere gidecek olması Cemile’nin bu fikre sıcak bakmasına sebep olur.
Nihal’e hediye seçmek için Bihter Peyker’le buluşur. Bu sırada Beşir holdinge, Adnan beyle görüşmeye gider. Adnan Bey Beşir’e, son günlerde Behlül’le yaşanan olayları sorar, ancak Beşir bir problem olmadığını söyler. Bu sırada Behlül holdinge gelir. Adnan Bey’in Beşir’le konuştuğunu duyup endişelenir. Hemen Adnan Bey’in odasına çıkar. Adnan Bey aralarında yaşanan tartışma için Beşir’in Behlül’den özür dilemesini ister. Buna çok kırılan Beşir özür dileyerek odadan ayrılır..
Deniz Hanım, Nesrin’i Rıza Kaptan’la görüşmeye giderken kapıda görür. Evdekiler sahildeki buluşmayı camdan izleyip eğlenirler. Nihal’in balo kıyafetini alıp eve gelen Matmazel çok duygulanmıştır. Annelerinin ölmeden önce çocukları ona emanet ettiği günü hatırlar, ağlar. Eve döndüklerinde Nihal ve Bülent’e, bir annenin çocuklarına yaptığı gibi yakın ve duygusal bir konuşma yapar.
Behlül, Nihal’in kep törenine Elif’le el ele gelir. Bihter buna çok bozulur. Nihal’in okul ikincisi olması ve ödül alırken konuşmasında Matmezel’e, babasına ve annesine teşekkür etmesi herkesi duygulandırır. Tören çıkışı Nihal, annesinin mezarını ziyaret etmek ister. Annesiyle konuşur, içini döker.
Beşir askeri şubede, sağlık durumunun elvermemesi sebebiyle askerliğe kabul edilmez. Bu durum çok ağırına gider. O sırada törenden dönmekte olan Süleyman Efendiler Cemile’nin Almanya’ya gitme durumunu konuşurlar. Cemile gitmekte kesin kararlıdır. Ancak Beşir’in askere kabul edilmediğini duyunca sevinir ve bu fikrinden vazgeçer.
Akşam mezuniyet balosu vardır. Nihal’i Deniz Hanım hazırlar. Salona indiğinde, Nihal kozasından yeni çıkmış bir kelebek gibidir. Onun genç ve güzel bir bayana dönüştüğünü gören herkes çok şaşırır. Adnan Bey kızıyla çok gurur duymaktadır. Behlül ise fikrini değiştirmiş Nihal’in kavalyesi olmak için hazırlanmıştır. Nihal’i görünce o da çok şaşırır ve etkilenir. Behlül’ün Nihal’e bakışlarını ve iltifatlarını Bihter çok kıskanır. Onları evden birlikte çıkarken gören Beşir de kahrolur. Bihter salona çıkıp içki içmeye başlar. Firdevs Hanım onu durduramaz.
Balo salonuna girdiklerinde herkesin gözü Nihal’le Behlül’ün üstündedir. Nihal ise mutluluktan uçmaktadır. Behlül Nihal’e gece boyu iltifat eder. Onu dansa kaldırır ve adeta iki aşık gibi dans ederler. Nihal heyecandan yaprak gibi titremektedir. Behlül’e evliliği erteleme sebebini ve hayatında başka biri olup olmadığını sorar. Behlül soruyu cevapsız bırakır.
Adnan Bey, sahilde yalnız oturan Beşiri görür ve onunla konuşmaya gider. Bihter’in huzursuzluğu iyice körüklenir. Beşir, Adnan Bey’e askere gidemediği için çok utandığını anlatır. Adnan Bey ise onu tedavi ettireceğini söyler. Bihter ara vermeden içki içmektedir. Firdevs Hanım, Behlül’ün Nihal’den çok etkilendiğini söyleyince Bihter iyice sinirlenir. Odasına çıkar, Behlül’ü arar. Sadece bir gün bile olsa, onunla birlikte olmak istediğini, onu sevdiğini söyler. Bu itiraf karşısında Behlül de onu sevdiğini söyler. Bihter ağlamaktadır. Bu yasak aşk, gün geçtikçe daha tehlikeli ve can acıtıcı olmaktadır.